11 Kasım 2015 Çarşamba

Yaşadığım Kent ve Trabzonspor.

Yaşadığım Kent, Mücella ve Trabzonspor.
Trabzonlu yazar Nazan Bekiroğlu’nun son romanı Mücella’yı okurken, kızımın elinden  yılın ilk mis kokulu ıhlamurunu içiyorum. Kentimin geçmiş günlerini, zarif insanlarını, kaldırım taşlarını, o eski evlerini düşündüm okurken . Ve Trabzonspor'un beyefendiler tarafından yönetildiği o eski günleri.. Şamil Ekinci, Ruhan Özgür, Süha Akçay ve diğerleri.. . Komşuyduk. Ruhan Amca 'nın kocaman bir kitaplığı vardı. Geceleri Pardayanlar'ı okurdu çocuklarına. Biz de kütüphanenin merdivenlerine oturup sessizce dinlerdik bazı geceler. Kulüp Başkanı Şamil amcanın un fabrikası vardı. Mütevazi bir Reno otomobil kullanırdı. Çok kibardı. Özellikle kadınlara yolda saygıyla yol verir ve çok zarif konuşurdu. Süha Amca çok güzel giyinirdi. Duruşu güven verirdi insana . O yıllarda Trabzonspor’lu futbolcular Serdar abi ve diğerleri yaz tatilinde Söğütlü sahillerinde çadır kurarlardı. Bizimle voleybol oynar, denize giderlerdi. Akşamları kamp ateşi yakardık. Tek tatilleri buydu. Şenol Hoca stajyer öğretmendi. Lisede derslerimize girerdi.
İşte o yıllarda Trabzon da, Trabzospor da böyleydi. Dahası, yurdumu yöneten liderler de, görüşleri farklı bile olsa bilgili, zarif, kibar ve örnek insanlardı. Bugün hala bu kuşağın yetiştirdiği çocuklar bu ülkede, bu şehirde yaşıyor. Trabzonspor’un çok değerli, deneyimli, görgülü kongre üyeleri var.
Seçmek böyle bir şey işte. Seçtiğimiz kişinin, öncelikle sahip olduğu değerlerine bakmalıyız belki de.
Kitap seçer gibi aynı titizlikle seçmeliyiz.

Kulübümüzü yönetenleri.
Ülkemizi yönetenleri.

Namık Somel / 29 Ekim 2015 / Trabzon

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder